A Short Outlook to the Issue of 'Ethics in Risale-i Nur'
Prof. Dr. Mustafa NUTKU'nun kaleminden...
Cemiyetlerin maddî ve manevî kalkınması, asâyişi, huzuru ve refahı, fertlerinin ahlakî yapısıyla yakından ilgilidir.
Gazete havadisleri veya bizzat karşılaşılan hadiseler vesilesi ile, cemiyetteki bazı insanların ahlâkî zaaflarından sadece "dert yanmakla" kalınır ve gereği yapılmazsa, şikayet sebepleri ortadan kalkmaz ve şikayetler devam edip gider. "Kırk gün karanlıktan şikayet etmektense, bir gün bir mum yakmak daha hayırlıdır."
İnsanların ferdî ve içtimaî meselelerinin odak noktasında bulunan ahlâk, çok geniş ve çok mühim bir mevzudur. İnsanlara ahlâk olarak neyi, niçin ve nasıl telkin etmek gerektiği, ferdî ve içtimaî hastalıkları önlemek ve gidermek için iyi bilinmeli ve iyi yapılmalıdır.
İnsanların maddî hastalıkları için nasıl mütehassıs hekimlere müracaat ediliyorsa, manevî hastalıkları için de, bu sahada ulaşılabilecek en iyi mütehassıs araştırılmalı; onun teşhis ve tedavi usulleri dikkate alınmalıdır.
Beşeriyetin en yüksek temsilcisi olan Peygamberimiz (a.s.m.), ahlâk hususunda da en önde gelen rehberimizdir. "Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim", "İslâm güzel ahlâktan ibarettir" gibi hadis-i şerifleriyle ahlâkın mahiyetine ve ehemmiyetine dikkatimizi çeken Resululllah'ın (a.s.m.) ahlâkının nasıl olduğu sorulduğunda Aişe validemiz; "Onun ahlâkı Kur'an ahlâkıydı" şeklinde kısa ve tatminkâr bir cevabı vermeyi kafi görmüştür.
Bediüzzaman da, "Yaşayan Kur'an" olan Peygamberimizi (a.s.m.) anlayabilmemiz için, onu "Rabbimizi bize tarif eden üç büyük küllî muarriften biri" olarak tanıtmağa çalıştığı Risale-i Nur eserlerinde, aynı zamanda bize en mühim ahlâk derslerini de vermiş olmaktadır.
Ahlâkı çeşitli bakış açılarından ele alan çok sayıda kitap vardır. Ahlâkın temeli semavî dinler ve onlar arasında da asliyetini bozulmadan muhafaza etmiş olan İslâm dinidir.
İnsanı kâinatın misal-i musağğarı (kâinatın küçültülmüş bir misali), eşref-i mahlukât ve arzın halifesi olarak yaratan Allah (c.c.) elbette uyması için ona yapması ve yapmaması icap edenleri de bildirmiştir ki, bunlar da âyetler ve hadisler başta olmak üzere İslâmî kaynaklarda mevcuttur.
Bu sebeple, ahlâk mevzuundaki İslâm dışı çeşitli felsefî görüşlerde boğulmamalı; İslâm ahlâkı üzerinde durulmalı; İslâm ahlâkının bilhassa Peygamberimizin (a.s.m.) örnekliğiyle lâyıkı ile tanıtılması yolunda mesai sarf edilmelidir.
Devam edecek...